Haz ve mutluluk üzerine!

Şeker, aşırı yemek, alkol, tütün, sosyal medya, video oyunları, öz tatmin, mutluluk için engeldir. Haz da mutluluk da iyi hissettirir bu yüzden insanlar ikisini karıştırma eğilimindedir. Oysa önemli farkları vardır;

1) Haz kısa, mutluluk uzun sürelidir.
2) Haz bedensel, mutluluk zihinseldir.
3) Haz almaktır, mutluluk vermektir.
4) Haz tek başına deneyimlenir, mutluluk sosyal ortamlarda birlikte sağlanır.
5) Haz maddeler ile sağlanabilir (şeker, alkol, ilaç), mutluluk sağlanamaz.


Şimdi biraz da işin kimyasına bakalım. Haz duygusu dopamine, mutluluk seratonine bağlıdır. Her ikisi de beyinde sinir iletisinde aracı moleküllerdir. Dopamin sinirleri uyararak, seratonin ise bazı bölgeleri baskılayarak etkir. Hazzın yarattığı sorun da tam buradan, dopaminin bu özelliğinden başlar. Aşırı dopamin nöronları (sinir hücreleri) öldürür. Yavaş bir tempoda kronik aşırı uyarı sonucu sinir hücresi ölümü gerçekleşir. Diğer sorun dopaminin bağımlılık yapmasıdır. Haz arayışı tekrar eden uyarılara, hep daha fazlasını aramaya yol açar. Bunun adı da bağımlılıktır. Seratonin de bu sorun yoktur. Seratonin tatmin duygusu, mutluluk yaratır. Aşırı mutluluk diye bir kavram yoktur. Olsa bile aşırı mutluluktan ölünmez. Beyinde dopamin fazlalığının diğer bir istenmeyen yan etkisi ise dopaminin seratonini azaltmasından kaynaklanır. Bu kimyasal etkinin biyolojik sonucu mutsuzluktur. Yani haz arayışı mutsuzluğa yol açmaktadır.